97 yılından beri öykümü resimlerimle şiirleştirmeye çalışıyorum. İstanbul’da başlayan resimle serüvenim 2000 yılında memleketim Samsun’a döndüğümde yönünü değiştirdi. İlk atölyemi kurdum ve gelişmemi sağlayan çalışmalarımı dört sene boyunca kendimle yüzleşerek yaptım. Birçok malzemeyi kullanarak özgün işler üretmeyi amaçladım.
Akrilik , yağlıboya , suluboya , yağlı pastel, kuru pastel, füzen gibi çalışmalarımı ;
2002 yılında Samsun Atatürk Kültür Merkezi’nde 53 adet resimle Arayış adıyla ; 2003 yılında tekrar Samsun Atatürk Kültür Merkezi’nde 83 adet resimle Gizli Yüz adıyla ve 2004 yılında Samsun Kültür Müdürlüğü Sanat Galerisi’nde 32 adet resimle Ayna adıyla kişisel sergilerimi Samsun’da açtım.
Sergilerden sonra kendime yetmediğimin , gelişimimin yetersizliğinin farkında olduğumdan çağdaş sanat eğitimi almak için 2004’te tekrar İstanbul’a döndüm. 2006’a kadar soyutlanmış çalışmalarımı yağlı boya , akrilik , kuru pastel , füzen ve karışık teknikleri kullandığım birçok malzemeyle yaptım.
Bunları Kuyu serilerindeki çalışmalarımda görebilirsiniz. 2006’da İstanbul’da ilk atölyemi kurdum. Akademi hazırlık , hobi grubu öğrencilerimle kendi çalışmalarımı da bu atölyede sürdürdüm.
Burada tiyatro dekoru çalışmalarında bulundum. Dekor resimleri yaptım.
2008 yılında Ütopya Platform bünyesinde yeni atölyemi kurdum.
Bu atölyede akademi hazırlık , güzel sanatlar lisesi hazırlık ve hobi dersleri vermeye devam ediyorum. Ayrıca 6 yaş ve üzeri çocuk gruplarıyla da çalışmalar yapıyorum. İstanbul’daki ilk kişisel sergimi 6 Nisan 2010’da İBŞB Taksim Sanat Galerisi’nde açtım.
İsimsiz ilk sergim özgün tarzımı oluşturduğum çizgilerimle bir imza oluşma yolunda ilerliyor. Çizgilerle oluşturduğum yeni anlatımımı renklerimle güçlendirip formları , kompozisyonlarımda konstrüksiyon etkileriyle bütünlüyorum.
Bana göre çağdaş resmin en önemli silahı renktir. Resmimde ruhumu şifreliyebilmek her rengin kendi içindeki anlamıyla izleyiciye bırakacağı anlamı gözle görünür hale getirmek kavramsal anlatıma açtığım bir kapıdır.
Soyutlanmış çalışmalarımı izleyici ile buluşturmak ve izleyiciye sevdirmek için anlatımıma açıklık getirecek her imge iz bırakan , düşündüren şiddette olmalı. İzleyicinin bakışı , algısı ve resmi hissetmesi benim için önemlidir. Bunun nedeni hayatın içinde benim dışımdaki insanlarla duyumsal alanlarımızı gözden geçirip dünyaya bakış açımı resimlerimde onlara anlatıp , onlarla iletişim kurmaya çalışmamdır.
Bütün bu çaba son sergim Hayallerim Aşkım ve Ben’ de ayrıntılarıyla görülmektedir.
Benim için resim hayattır. Hayatı anlamanın, hayata anlam katmanın zorlu fakat en keyifli yoludur.
Evet yoldur , engebeleri vardır fakat varılacak son yoktur.